Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَقَالُوا۟ ٱلْحَمْدُ لِلَّهِ ٱلَّذِى صَدَقَنَا وَعْدَهُۥ وَأَوْرَثَنَا ٱلْأَرْضَ نَتَبَوَّأُ مِنَ ٱلْجَنَّةِ حَيْثُ نَشَآءُ ۖ فَنِعْمَ أَجْرُ ٱلْعَٰمِلِينَ
Ve kâlûl hamdu lillâhillezî sadakanâ va’dehu ve evresenel arda netebevveu minel cenneti haysu neşâ(neşâu), fe ni’me ecrul âmilîn(âmilîne).
Onlar şöyle derler: “Hamd, bize olan vaadini gerçekleştiren ve bizi cennetten dilediğimiz yere konmak üzere bu yurda varis kılan Allah’a mahsustur. Salih amel işleyenlerin mükâfatı ne güzelmiş!”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve derler
- وَقَالُوا
- ق و ل
- hamdolsun
- الْحَمْدُ
- ح م د
- Allah’a
- لِلَّهِ
- o ki;
- الَّذِي
- bize yerine getirdi
- صَدَقَنَا
- ص د ق
- verdiği sözünü
- وَعْدَهُ
- و ع د
- ve bizi varis kıldı
- وَأَوْرَثَنَا
- و ر ث
- yurda
- الْأَرْضَ
- ا ر ض
- oturacağımız
- نَتَبَوَّأُ
- ب و ا
- (-ten)
- مِنَ
- cennet
- الْجَنَّةِ
- ج ن ن
- yerinde
- حَيْثُ
- ح ي ث
- dilediğimiz
- نَشَاءُ
- ش ي ا
- ne güzeldir
- فَنِعْمَ
- ن ع م
- ücreti
- أَجْرُ
- ا ج ر
- çalışanların
- الْعَامِلِينَ
- ع م ل
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Onlar şöyle derler: “Hamd, bize olan vaadini gerçekleştiren ve bizi cennetten dilediğimiz yere konmak üzere bu yurda varis kılan Allah’a mahsustur. Salih amel işleyenlerin mükâfatı ne güzelmiş!”
- Diyanet Vakfı: Onlar: Bize verdiği sözde sadık olan ve bizi, dilediğimiz yerinde oturacağımız bu cennet yurduna vâris kılan Allah´a hamdolsun. İyi amelde bulunanların mükâfatı ne güzelmiş! derler.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Onlar da: «Hamdolsun o Allah´a ki, bize verdiği sözü gerçekleştirdi ve bizi bu yere varis kıldı; cennette istediğimiz yerde makam tutuyoruz.» diyecekler. Bak, artık o iş yapanların mükafatı ne güzel!
- Elmalılı Hamdi Yazır: Onlar da: «Hamdolsun o Allah´a ki, bize vaadini doğru çıkardı ve bizi cennet arzına varis kıldı. Cennette istediğimiz yerde oturuyoruz» derler. Bak ne güzeldir mükafatı o iyi amel işleyenlerin!
- Ali Fikri Yavuz: (Cennetlik olanlar şöyle) derler: “ - Hamd olsun o Allah’a ki, bize olan vaadini yerine getirdi; ve bizi cennet yerine mirascı kıldı, cennetde istediğimiz yere konuyoruz. İşte (dünyada Allah için güzel) amel işliyenlerin mükâfatı ne iyi!...”
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Onlar da: «Hamd, o Allaha ki bize va´dini doğru çıkardı ve bizi Arza vâris kıldı, Cennetten istediğimiz yerde makam tutuyoruz» dedikleri vakıt... bak artık ne güzeldir ecri o âmillerin
- Fizilal-il Kuran: Onlar: «Bize verdiği sözde duran ve bizi buraya yerleştiren Allah´a hamd olsun. Cennette istediğimiz yerde oturabiliriz. Yararlı iş işleyenlerin ücreti ne güzelmiş!» derler.
- Hasan Basri Çantay: Dediler: «Bize (cennet) va´dinde saadık olan, bizi, cennetden neresini dilersek konmak üzere bu yere mirascı yapan Allaha hamdolsun, (İyi) amel (ve hareket) de bulunanların mükâfatı ne güzel»!
- İbni Kesir: Onlar da dediler ki: Bize vaadinde sadık olan ve bizi yeryüzüne varis kılan Allah´a hamdolsun. Cennette istediğimiz yerde oturabiliriz. Çalışanların ecri ne de güzeldir.
- Ömer Nasuhi Bilmen: (Onlar da) Dediler ki: «Hamd Allah´a mahsustur ki, bizim için vaadini yerine getirdi ve bizi (bu yere) varis kıldı.» Cennetten dilediğimiz yerde ikâmet ediveririz. Artık ne güzeldir, (güzel) amel edenlerin mükâfaatı!
- Tefhim-ul Kuran: (Onlar da) Dediler ki: «Bize olan va´dinde sadık kalan ve bizi bu yere mirasçı kılan Allah´a hamd olsun ki, cennetten dilediğimiz yerde konaklayabiliriz. (Salih) Amellerde bulunanların ecri ne güzeldir.»
Resim yüklenemedi.