Your browser doesn’t support HTML5 audio
فَأَخَذَتْهُمُ ٱلرَّجْفَةُ فَأَصْبَحُوا۟ فِى دَارِهِمْ جَٰثِمِينَ
Fe ehazethumur recfetu fe asbahû fî dârihim câsimîn(câsimîne).
Derken, onları o kuvvetli sarsıntı yakaladı da yurtlarında yüzüstü hareketsiz çöke kaldılar.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- hemen onları yakaladı
- فَأَخَذَتْهُمُ
- ا خ ذ
- o sarsıntı
- الرَّجْفَةُ
- ر ج ف
- çökekaldılar
- فَأَصْبَحُوا
- ص ب ح
- فِي
- yurtlarında
- دَارِهِمْ
- د و ر
- diz üstü
- جَاثِمِينَ
- ج ث م
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Derken, onları o kuvvetli sarsıntı yakaladı da yurtlarında yüzüstü hareketsiz çöke kaldılar.
- Diyanet Vakfı: Bunun üzerine onları o (gürültülü) sarsıntı yakaladı da yurtlarında diz üstü dona kaldılar.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Bunun üzerine kendilerini o şiddetli sarsıntı tutuverdi ve yurtlarında çöküp kaldılar.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Bunun üzerine hemen onları, o sarsıntı yakaladı, yurtlarında diz üstü çökekaldılar.
- Ali Fikri Yavuz: Bunun üzerine onları şiddetli bir sarsıntı yakaladı ve evlerinde çöküp mahvoldular.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Bunun üzerine onları «o recfe» tutuverdi vatanlarında çöke kaldılar
- Fizilal-il Kuran: Bu arada ani bir yer sarsıntısına tutuldular da oldukları yerde yığılıp kalıverdiler.
- Hasan Basri Çantay: Bunun üzerine onları şiddetli bir sarsıntı tutuverdi de yurtlarında diz üstü çöken (helake uğrayan) kimseler oldular.
- İbni Kesir: Bu yüzden onları şiddetli bir sarsıntı tutuverdi de yurtlarında dizüstü çöken kimseler oldular.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Bunun üzerine onları şiddetli bir sarsılma tutuverdi. Yurtlarında diz üstü çöküvermiş oldular.
- Tefhim-ul Kuran: Bunun üzerine onları dayanılmaz bir sarsıntı tuttu da kendi yurtlarında diz üstü çöke kaldılar.
Resim yüklenemedi.