Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ بِـَٔايَٰتِنَا هُمْ أَصْحَٰبُ ٱلْمَشْـَٔمَةِ
Vellezîne keferû bi âyâtinâ hum ashâbul meş’emeh(meş’emeti).
Âyetlerimizi inkâr edenler ise; kötülüğe batmış kimselerdir.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve kimseler
- وَالَّذِينَ
- inkar eden(ler)
- كَفَرُوا
- ك ف ر
- ayetlerimizi
- بِايَاتِنَا
- ا ي ي
- onlar
- هُمْ
- adamlarıdır
- أَصْحَابُ
- ص ح ب
- solun
- الْمَشْأَمَةِ
- ش ا م
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Âyetlerimizi inkâr edenler ise; kötülüğe batmış kimselerdir.
- Diyanet Vakfı: (19-20) Âyetlerimizi inkâr edenler ise işte onlar soldakilerdir. Cezaları, kapıları üzerlerine sımsıkı kapatılmış bir ateştir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Ayetlerimizi inkar edenler ise, onlardır işte şeamet sahipleri (uğursuz kimseler).
- Elmalılı Hamdi Yazır: Âyetlerimizi tanımayanlar ise, onlardır işte amel defterleri sollarından verilenler.
- Ali Fikri Yavuz: Ayetlerimizi inkâr edenler ise; onlar (amel defterleri sol ellerine verilenler) solculardır.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Âyetlerimize küfr edenler ise onlardır işte: Şeâmet sahibleri (Ashab-ı Meş´eme)
- Fizilal-il Kuran: Ayetlerimizi inkar edenler. İşte onlar amel defterleri soldan verilenlerdir.
- Hasan Basri Çantay: Âyetlerimize küfredenler ise solcuların tâ kendileridir.
- İbni Kesir: Ayetlerimize küfredenler ise, solcuların kendileridir.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve o kimseler ki, Bizim âyetlerimizi inkâr ettiler. Onlar da şeamet sahipleridir.
- Tefhim-ul Kuran: Ayetlerimizi inkar edenler ise, sol yanın adamlarıdır (Ashab-ı Meş´eme)