Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَلُوطًا ءَاتَيْنَٰهُ حُكْمًا وَعِلْمًا وَنَجَّيْنَٰهُ مِنَ ٱلْقَرْيَةِ ٱلَّتِى كَانَت تَّعْمَلُ ٱلْخَبَٰٓئِثَ ۗ إِنَّهُمْ كَانُوا۟ قَوْمَ سَوْءٍ فَٰسِقِينَ
Ve lûtan âteynâhu hukmen ve ılmen ve necceynâhu minel karyetilletî kânet ta’melul habâis(habâise), innehum kânû kavme sev’in fâsikîn(fâsikîne).
Biz, Lût’a da bir hikmet ve bir ilim verdik ve onu çirkin işler yapan memleketten kurtardık. Gerçekten onlar kötü bir toplum idiler, fasık (Allah’ın emrinden çıkan kimseler) idiler.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve Lut’a
- وَلُوطًا
- verdik
- اتَيْنَاهُ
- ا ت ي
- hüküm
- حُكْمًا
- ح ك م
- ve ilim
- وَعِلْمًا
- ع ل م
- ve onu kurtardık
- وَنَجَّيْنَاهُ
- ن ج و
- -ten
- مِنَ
- bir kent-
- الْقَرْيَةِ
- ق ر ي
- ki (onlar)
- الَّتِي
- idiler
- كَانَتْ
- ك و ن
- işler yapıyor
- تَعْمَلُ
- ع م ل
- çirkin
- الْخَبَائِثَ
- خ ب ث
- gerçekten onlar
- إِنَّهُمْ
- idiler
- كَانُوا
- ك و ن
- bir kavim
- قَوْمَ
- ق و م
- kötü
- سَوْءٍ
- س و ا
- yoldan çıkan
- فَاسِقِينَ
- ف س ق
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Biz, Lût’a da bir hikmet ve bir ilim verdik ve onu çirkin işler yapan memleketten kurtardık. Gerçekten onlar kötü bir toplum idiler, fasık (Allah’ın emrinden çıkan kimseler) idiler.
- Diyanet Vakfı: Lût´a gelince, ona da hüküm (hakimlik, peygamberlik, hükümdarlık) ve ilim verdik; onu, çirkin işler yapmakta olan memleketten kurtardık. Zira onlar (o memleketin halkı), gerçekten fena işler yapan kötü bir kavimdi.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Lut´a, ona da bir hüküm ve ilim verdik. Onu çirkeflikler işleyen o beldeden kurtardık; doğrusu onlar kötü ve fasık bir kavim idiler.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Biz Lût´a da bir hüküm, bir ilim verdik. Onu çirkin işler işleyen kasabadan kurtardık. Doğrusu onlar kötü, fasık bir kavimdi.
- Ali Fikri Yavuz: Lût’a da bir hikmet (peygamberlik) ve bir ilim verdik. Onu kötülükler yapmakta olan memleketten (Sedûm halkından) kurtardık. Gerçekten onlar, fâsık olan kötü bir kavim idiler.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Lût, ona da huküm, bir ılim verdik ve onu habasetler işliyen o karyeden kurtardık, hakıkat onlar kötü, fasık bir kavm idiler
- Fizilal-il Kuran: Lût´a da egemenlik ve bilgi verdik. Onu, halkı iğrenç işler yapan o kentten kurtardık. Onlar gerçekten çirkin davranışları huy edinmiş kötü bir toplumdur.
- Hasan Basri Çantay: Lûta, (evet) ona da bir hüküm, bir ilim verdik. Onu kötülükler yapmakda devam eden o memleketden kurtardık. Hakıykat onlar fena bir kavm idiler, fâsıkdılar.
- İbni Kesir: Lut´a da. Ona hüküm ve ilim verdik, onu çirkin işler yapan o memleketten kurtardık. Doğrusu onlar, yoldan çıkmış kötü bir kavim idiler.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve Lût´a da bir hüküm ve ilim verdik ve onu habîsane hareketlerde bulunan bir memleketten kurtardık ki; onlar hakikaten fâsıklar olan bir fena kavim idiler.
- Tefhim-ul Kuran: Lut´a da bir hüküm ve ilim verdik ve onu çirkin işler yapmakta olan şehirden kurtardık. Şüphesiz onlar, bozulmaya uğrayan kötü bir kavimdi.
Resim yüklenemedi.