Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَإِذْ يَعِدُكُمُ ٱللَّهُ إِحْدَى ٱلطَّآئِفَتَيْنِ أَنَّهَا لَكُمْ وَتَوَدُّونَ أَنَّ غَيْرَ ذَاتِ ٱلشَّوْكَةِ تَكُونُ لَكُمْ وَيُرِيدُ ٱللَّهُ أَن يُحِقَّ ٱلْحَقَّ بِكَلِمَٰتِهِۦ وَيَقْطَعَ دَابِرَ ٱلْكَٰفِرِينَ
Ve iz yaıdukumullâhu ihdet tâifeteyni ennehâ lekum, ve teveddûne enne gayre zâtiş şevketi tekûnu lekum, ve yurîdullâhu en yuhıkkal hakka bi kelimâtihî ve yaktaa dâbirel kâfirîn(kâfirîne).
Hani Allah size iki taifeden birini, o sizindir diye va’dediyordu. Siz de güçsüz olanın sizin olmasını istiyordunuz. Oysa Allah, sözleriyle hakkı meydana çıkarmak ve kâfirlerin ardını kesmek istiyordu.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- o zaman
- وَإِذْ
- size va’dediyordu
- يَعِدُكُمُ
- و ع د
- Allah
- اللَّهُ
- birinin
- إِحْدَى
- ا ح د
- iki topluluktan
- الطَّائِفَتَيْنِ
- ط و ف
- muhakkak
- أَنَّهَا
- sizin olduğunu
- لَكُمْ
- siz de istiyordunuz
- وَتَوَدُّونَ
- و د د
- gerçekten
- أَنَّ
- غَيْرَ
- غ ي ر
- hali
- ذَاتِ
- kuvvetsiz olanın
- الشَّوْكَةِ
- ش و ك
- olmasını
- تَكُونُ
- ك و ن
- sizin
- لَكُمْ
- oysa istiyordu
- وَيُرِيدُ
- ر و د
- Allah
- اللَّهُ
- أَنْ
- gerçekleştirmek
- يُحِقَّ
- ح ق ق
- hakkı
- الْحَقَّ
- ح ق ق
- sözleriyle
- بِكَلِمَاتِهِ
- ك ل م
- ve kesmek
- وَيَقْطَعَ
- ق ط ع
- ardını
- دَابِرَ
- د ب ر
- kafirlerin
- الْكَافِرِينَ
- ك ف ر
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Hani Allah size iki taifeden birini, o sizindir diye va’dediyordu. Siz de güçsüz olanın sizin olmasını istiyordunuz. Oysa Allah, sözleriyle hakkı meydana çıkarmak ve kâfirlerin ardını kesmek istiyordu.
- Diyanet Vakfı: Hatırlayın ki, Allah size, iki taifeden (kervan veya Kureyş ordusundan) birinin sizin olduğunu vadediyordu; siz de kuvvetsiz olanın (kervanın) sizin olmasını istiyordunuz. Oysa Allah, sözleriyle hakkı gerçekleştirmek ve (Kureyş ordusunu yok ederek) kâfirlerin ardını kesmek istiyordu.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Ve o zaman Allah, size iki topluluktan birini va´d ediyordu ki, sizin olsun! Siz ise arzu ediyordunuz ki güçsüz olan sizin olsun! Oysa Allah sözleriyle gerçeği ortaya çıkarmak ve kafirlerin arkasını kesmek istiyordu.
- Elmalılı Hamdi Yazır: İşte o zaman Allah size iki taifeden (kervan veya kureyş ordusundan) birini vaad ediyordu ki, sizin olacaktı. Siz ise arzu ediyordunuz ki, şanı ve şerefi olmayan şey (kervan) sizin olsun. Halbuki Allah, âyetleriyle hakkı yerine oturtmak ve kâfirlerin arkasını kesmek istiyordu.
- Ali Fikri Yavuz: O vakit Allah, yük kervanı ve silâhlı birlikten birini size vâd ediyordu, ki sizin olsun. Siz de, silâhı bulunmıyan kervanın size ait olmasını arzu ediyordunuz. Halbuki Allah, âyetleriyle hakkı ve İslâmı açığa vurmayı ve kâfirlerin arkasını kesmeyi diliyordu.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ve o vakıt Allah, size iki taifenin birini va´dediyordu ki sizin olsun, siz, ise arzu ediyordunuz ki şekvetsiz olan sizin olsun, halbuki Allah, kelimatiyle hakkı ihkak etmek ve kâfîrlerin arkasını kesmek dileyordu
- Fizilal-il Kuran: Allah, iki gruptan birinin hakkından geleceğinizi vadettiği zaman, siz güçsüz olan grubun size düşmesini istediniz. Oysa Allah sözleri aracılığı ile gerçeği yüceltmeyi ve kâfirlerin kökünü kazımayı, soylarını kurutmayı istiyordu.
- Hasan Basri Çantay: Hani Allah size iki taaifeden birinin muhakkak sizin olduğunu va´dediyordu, siz ise kuvvetli ve silâhı bulunmayanın kendinizin olmasını arzu ediyordunuz. Allah da emirleriyle hakkı açığa vurmayı, kâfirlerin arkasını kesmeyi irâde buyuruyordu.
- İbni Kesir: Hani Allah; iki taifeden birini size vaadediyordu. Siz ise, kuvvetli bulunmayanın sizin olmasını arzu ediyordunuz. Allah ta istiyordu ki; sözleriyle hakkı gerçekleştirsin ve kafirlerin kökünü kessin.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve hani Allah Teâlâ size iki tâifeden birini, «Şüphesiz o sizindir!» diye vaadleşti. Siz ise arzu ediyordunuz ki, kuvvet sahibi olmayan sizin olsun. Halbuki, Allah Teâlâ emirleriyle hakkı izhar etmeyi ve kâfirlerin arkasını kesmeyi irâde buyuruyordu.
- Tefhim-ul Kuran: Hani Allah, iki topluluktan birinin muhakkak sizin olacağını size vadetmişti; siz de güçsüz olanın sizin olmasını istemekteydiniz. Oysa Allah, sözleriyle hakkın gerçekleşmesini sağlamak ve küfre sapanların arkasını kesmek (kökünü kurutmak) istiyordu.
Resim yüklenemedi.