Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَإِنَّهُۥ لَحَسْرَةٌ عَلَى ٱلْكَٰفِرِينَ
Ve innehu le hasretun alel kâfirîn(kâfirîne).
Şüphesiz Kur’an, kâfirler için mutlaka bir pişmanlık sebebidir.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- doğrusu o
- وَإِنَّهُ
- elbette hasrettir
- لَحَسْرَةٌ
- ح س ر
- için
- عَلَى
- kafirler
- الْكَافِرِينَ
- ك ف ر
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Şüphesiz Kur’an, kâfirler için mutlaka bir pişmanlık sebebidir.
- Diyanet Vakfı: Muhakkak o, kâfirler için bir iç yarasıdır.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Ve kesinlikle o, kafirler için bir hasret (vahlanma) vesilesidir.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Kuşkusuz bu Kur´ân kafirler için bir pişmanlık vesilesidir.
- Ali Fikri Yavuz: Muhakkak ki, o Kur’an, kâfirler için bir pişmanlıktır, (kıyamet günü, Kur’ân’a iman etmediklerinin nedametini çekeceklerdir).
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ve her halde o, kâfirler üzerinde bir hasrettir
- Fizilal-il Kuran: Doğrusu Kur ân inkarcılar için bir üzüntüdür.
- Hasan Basri Çantay: Muhakkak ki o (Kur´an) kâfirlere karşı (kaçınılmaz) bir hasretdir.
- İbni Kesir: Ve muhakkak ki o; kafirler için bir üzüntüdür.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve muhakkak ki, o (Kur´ân-ı Azîm) elbette kâfirlerin üzerlerine bir hasrettir.
- Tefhim-ul Kuran: Gerçekten o (Kur´an), kafirler için (kahırlı) bir hasrettir.
Resim yüklenemedi.