Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَلَقَدْ جَعَلْنَا فِى ٱلسَّمَآءِ بُرُوجًا وَزَيَّنَّٰهَا لِلنَّٰظِرِينَ
Ve le kad cealnâ fis semâi burûcen ve zeyyennâhâ lin nâzırîn(nâzırîne).
Andolsun, biz gökte burçlar yaptık ve onu, bakanlar için süsledik.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve andolsun
- وَلَقَدْ
- biz yaptık
- جَعَلْنَا
- ج ع ل
- فِي
- gökte
- السَّمَاءِ
- س م و
- burçlar
- بُرُوجًا
- ب ر ج
- ve onu süsledik
- وَزَيَّنَّاهَا
- ز ي ن
- bakanlar için
- لِلنَّاظِرِينَ
- ن ظ ر
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Andolsun, biz gökte burçlar yaptık ve onu, bakanlar için süsledik.
- Diyanet Vakfı: Andolsun, biz gökte birtakım burçlar yarattık ve seyr edenler için onu süsledik.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Şanım hakkı için biz, gökte burçlar yaptık ve onu seyredenler için süsledik.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Andolsun biz, gökte birtakım burçlar yarattık ve bakanlar için onu süsledik.
- Ali Fikri Yavuz: Gerçekten biz, gökte burclar yarattık ve göğü, bakan kimseler için yıldızlarla süsledik;
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Şanım hakkı için biz Semâda burclar yaptık ve onu ehli nazar için tezyin eyledik
- Fizilal-il Kuran: Gökte takım yıldızlar (ya da yörüngeler) yarattık ve onları gözetleyenler için çeşitli güzellikler ile donattık.
- Hasan Basri Çantay: Andolsun, biz gökde burçlar yapmış, onları (ibretle) temâşâ edenler için süslenmişizdir.
- İbni Kesir: Andolsun ki; Biz, gökte burçlar yaptık ve onları bakanlar için donattık.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Andolsun ki, Biz gökte burçlar yaptık ve onu nazar edenler için tezyin ettik.
- Tefhim-ul Kuran: Andolsun, biz gökte burçlar kıldık ve onu gözleyenler için süsledik.
Resim yüklenemedi.