Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَقَدْ مَكَرُوا۟ مَكْرَهُمْ وَعِندَ ٱللَّهِ مَكْرُهُمْ وَإِن كَانَ مَكْرُهُمْ لِتَزُولَ مِنْهُ ٱلْجِبَالُ
Ve kad mekerû mekrehum ve indallâhi mekruhum, ve in kâne mekruhum li tezûle minhul cibâl(cibâlu).
Onlar gerçekten tuzaklarını kurmuşlardı. Tuzakları yüzünden dağlar yerinden oynayacak olsa bile, tuzakları Allah katındadır (Allah, onu bilir).
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve kuşkusuz
- وَقَدْ
- onlar kurdular
- مَكَرُوا
- م ك ر
- tuzaklarını
- مَكْرَهُمْ
- م ك ر
- oysa yanındadır
- وَعِنْدَ
- ع ن د
- Allah’ın
- اللَّهِ
- onların tuzakları
- مَكْرُهُمْ
- م ك ر
- eğer
- وَإِنْ
- olsa bile
- كَانَ
- ك و ن
- tuzakları
- مَكْرُهُمْ
- م ك ر
- yerinden kaldıracak
- لِتَزُولَ
- ز و ل
- مِنْهُ
- dağları
- الْجِبَالُ
- ج ب ل
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Onlar gerçekten tuzaklarını kurmuşlardı. Tuzakları yüzünden dağlar yerinden oynayacak olsa bile, tuzakları Allah katındadır (Allah, onu bilir).
- Diyanet Vakfı: Hilelerinin cezası Allah katında (malum) iken, onlar, tuzaklarını kurmuşlardı. Halbuki onların hileleriyle dağlar yerinden gidecek değildi!
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Gerçekten onlar, tuzaklarını kurdular; Allah katında da onlara tuzak var; isterse onların tuzakları dağları yerinden oynatacak olsun!
- Elmalılı Hamdi Yazır: Gerçekten onlar çeşitli hileler ve tuzaklar kurdular. Allah katında da onlara hilelerine karşı azab var; isterse onların hileleri dağları yerinden oynatacak olsun.
- Ali Fikri Yavuz: Gerçekten onlar, (İslâma karşı) hile ve tuzaklarını kurdular. Allah katında da onlara hilelerine karşı azap var; isterse onların hileleri dağları yerinden oynatacak olsun.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Filhakıka onlar mekirlerini yaptılar, Allah ındinde de onlara mekir var, isterse onların mekirleri dağları yerinden oynatacak olsun
- Fizilal-il Kuran: Onlar kuracakları tuzağı kurdular. Fakat tuzakları dağları yerlerinden oynatabilecek nitelikte olsa bile, Allah´ın denetimi altındadır.
- Hasan Basri Çantay: Hakıykat, onlar (peygamberlere karşı) bir takım tuzaklar kurmuşlardı. Halbuki onların tuzaklarından dağlar yerinden oynayıb gitmiş olsa bile Allah katında onlara âid (nice nice) cezalar vardır.
- İbni Kesir: Gerçekten onlar, düzenlerini kurmuşlardı. Halbuki dağları oynatacak güçte olsa bile, onların bu düzenleri hep Allah´ın elindeydi.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve muhakkak ki, (onlar) hileleriyle hilede bulundular ve onların hilesi, Allah katında (malum)dur. Ve onların hilesi, ondan dağlar zail olacak bir (kuvvette) değildir.
- Tefhim-ul Kuran: Gerçek şu ki, onlar hileli düzenler kurdular. Oysa onların düzenleri, dağları yerlerinden oynatacak da olsa, Allah katında onlara hazırlanmış düzen (kötü bir karşılık) vardır.
Resim yüklenemedi.