Your browser doesn’t support HTML5 audio
إِنَّا مُرْسِلُوا۟ ٱلنَّاقَةِ فِتْنَةً لَّهُمْ فَٱرْتَقِبْهُمْ وَٱصْطَبِرْ
İnnâ mursilûn nâkati fitneten lehum fertekıbhum vestabir.
(Salih’e şöyle demiştik:) “Şüphesiz biz, onlara bir imtihan olmak üzere, o dişi deveyi göndereceğiz. Şimdi onları gözetle ve sabret.”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- elbette biz
- إِنَّا
- onlara göndereceğiz
- مُرْسِلُو
- ر س ل
- dişi deveyi
- النَّاقَةِ
- ن و ق
- sınamak için
- فِتْنَةً
- ف ت ن
- kendilerini
- لَهُمْ
- sen onları gözetle
- فَارْتَقِبْهُمْ
- ر ق ب
- ve sabret
- وَاصْطَبِرْ
- ص ب ر
- Diyanet İşleri Başkanlığı: (Salih’e şöyle demiştik:) “Şüphesiz biz, onlara bir imtihan olmak üzere, o dişi deveyi göndereceğiz. Şimdi onları gözetle ve sabret.”
- Diyanet Vakfı: Gerçekten onları imtihan etmek için dişi deveyi gönderen biziz. Sen onları gözetle ve sabret.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): İşte Biz onları imtihan etmek için o dişi deveyi salıyoruz; onun için onları gözet ve sabırlı ol!
- Elmalılı Hamdi Yazır: Biz onlara, kendilerini imtihan etmek için dişi deveyi göndereceğiz. Onun için sen onları gözet ve sabırlı ol.
- Ali Fikri Yavuz: İşte biz, onlara bir imtihan olmak üzere, o dişi deveyi (bir mucize olarak kayadan) çıkarıp gönderiyoruz. Şimdi onların ne yapacağını gözetle ve eziyetlerine sabret.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): İşte biz onlara bir fitne olmak üzere o Nâkayı (o dişi deveyi) salıyoruz. Onun için gözet onları ve sabırlı ol
- Fizilal-il Kuran: Biz onları sınavdan geçirmek için dişi deveyi göndereceğiz. Sabret de gör bakalım, ne yapacaklar?
- Hasan Basri Çantay: Hakıykat, biz onlara, bir imtihaan olmak üzere, o dişi deveyi gönderenleriz. «Onları gözetle ve fezalarına) sabret».
- İbni Kesir: Gerçekten onları, imtihan etmek için dişi deveyi gönderen Biziz. Onları gözetle ve sabret.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Şüphe yok ki Biz, onlar için bir fitne olmak üzere o dişi deve göndericileriz. Artık onları gözetle ve sabret.
- Tefhim-ul Kuran: Gerçek şu ki biz, bir fitne (imtihan ve deneme konusu) olarak o dişi deveyi kendilerine gönderenleriz. Şu halde sen onları gözleyip bekle ve sabret.
Resim yüklenemedi.