Your browser doesn’t support HTML5 audio
كَلَّا بَلْ تُحِبُّونَ ٱلْعَاجِلَةَ
Kellâ bel tuhıbbûnel âcileh(âcilete).
(20-21) Hayır! Siz dünyayı seviyorsunuz ve ahireti bırakıyorsunuz.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- hayır
- كَلَّا
- bilakis
- بَلْ
- siz seviyorsunuz
- تُحِبُّونَ
- ح ب ب
- çarçabuk geçeni
- الْعَاجِلَةَ
- ع ج ل
- Diyanet İşleri Başkanlığı: (20-21) Hayır! Siz dünyayı seviyorsunuz ve ahireti bırakıyorsunuz.
- Diyanet Vakfı: (20-21) Hayır! Doğrusu siz, çarçabuk geçeni (dünya hayatını ve nimetlerini) seviyor, ahireti bırakıyorsunuz.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Hayır, hayır! Siz peşini (geçici dünyayı) seviyorsunuz.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Hayır, siz peşin olanı (dünyayı) seviyorsunuz da
- Ali Fikri Yavuz: Hayır hayır, doğrusu siz, peşini (dünya zevklerini) seviyorsunuz;
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Hayır hayır siz pişîni seviyorsunuz
- Fizilal-il Kuran: Hayır hayır! Ey insanlar, sizler şu kısa süreli dünyayı seviyorsunuz.
- Hasan Basri Çantay: Yok yok, siz çarçabuk geçen (bu dünyây) i seversiniz.,
- İbni Kesir: Hayır, bilakis siz, çabuk geçeni seversiniz.
- Ömer Nasuhi Bilmen: (20-21) Yok, yok. Siz acele olanı seversiniz. Ve ahireti bırakıverirsiniz.
- Tefhim-ul Kuran: Hayır; siz çarçabuk geçmekte olan (dünya)yı seviyorsunuz.