Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَمَآ أُرْسِلُوا۟ عَلَيْهِمْ حَٰفِظِينَ
Ve mâ ursilû aleyhim hâfızîn(hâfızîne).
Hâlbuki onlar, mü’minlerin başına bekçi olarak gönderilmemişlerdi.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve
- وَمَا
- kendileri gönderilmemişlerdi
- أُرْسِلُوا
- ر س ل
- onların üzerine
- عَلَيْهِمْ
- bekçi olarak
- حَافِظِينَ
- ح ف ظ
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Hâlbuki onlar, mü’minlerin başına bekçi olarak gönderilmemişlerdi.
- Diyanet Vakfı: Halbuki onlar, müminleri denetleyici olarak gönderilmediler.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Halbuki inananların üzerlerine gözcü olarak gönderilmemişlerdi.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Oysa onlar müminler üzerine bekçi olarak gönderilmemişlerdi.
- Ali Fikri Yavuz: Halbuki, üzerlerine gözcü gönderilmemişlerdi.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Halbuki üzerlerine gözcü gönderilmemişlerdi
- Fizilal-il Kuran: Oysa kendileri, onların üzerine bekçi olarak gönderilmemişlerdi.
- Hasan Basri Çantay: Halbuki onlar (mü´minlerin) üzerlerine gözcüler olarak gönderilmemişlerdi.
- İbni Kesir: Halbuki onlar, bunların üzerine gözcüler olarak gönderilmemişlerdir.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Halbuki bunlar, onların üzerlerine gözeticiler olarak gönderilmemişlerdi.
- Tefhim-ul Kuran: Oysa kendileri onların üzerine gözcü olarak gönderilmemişlerdi.
Resim yüklenemedi.