Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَءَاتَيْنَٰهُ فِى ٱلدُّنْيَا حَسَنَةً ۖ وَإِنَّهُۥ فِى ٱلْءَاخِرَةِ لَمِنَ ٱلصَّٰلِحِينَ
Ve âteynâhu fîd dunyâ haseneh(haseneten), ve innehu fîl âhıreti le mines sâlihîn(sâlihîne).
Ona dünyada iyilik verdik. Şüphesiz o, ahirette de salihlerdendir.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve ona vermiştik
- وَاتَيْنَاهُ
- ا ت ي
- فِي
- dünyada
- الدُّنْيَا
- د ن و
- iyilik
- حَسَنَةً
- ح س ن
- şüphesiz O
- وَإِنَّهُ
- فِي
- ahirette de
- الْاخِرَةِ
- ا خ ر
- لَمِنَ
- iyilerdendir
- الصَّالِحِينَ
- ص ل ح
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Ona dünyada iyilik verdik. Şüphesiz o, ahirette de salihlerdendir.
- Diyanet Vakfı: Ona dünyada güzellik verdik. Muhakkak ki o, ahirette de sâlihlerdendir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Ve Biz ona dünyada bir iyilik verdik. Şüphesiz ki o, ahirette de mutlaka iyiler arasında olacaktır.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Ve biz ona (İbrahim´e) iyilik verdik. Şüphesiz ki o, ahirette de salihlerdendir.
- Ali Fikri Yavuz: Biz, dünyada ona güzel bir anılış verdik (her din sahibi onu sever ve iyilikle anar). Muhakkak ki, o ahirette sâlihlerdendir (Allah’ın öz kullarındandır).
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ve biz ona hem Dünyada bir hasene verdik, hem de şüphesiz ki o Âhırette elbette salihînden
- Fizilal-il Kuran: Biz ona dünyada iyilik verdik, ahirette ise O, kesinlikle iyi kullar arasındadır.
- Hasan Basri Çantay: Biz ona dünyâda bir güzellik (iyi bir hal ve mevki) vermişdik. Şübhesiz ki o, âhıretde de mutlakaa saalihlerdendir.
- İbni Kesir: Dünyada ona iyilik verdik. Doğrusu o, ahirette de iyilerdendir.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve Biz O´na dünyada bir güzellik verdik ve şüphe yok ki, o ahirette elbette sâlihlerdendir.
- Tefhim-ul Kuran: Ve biz ona dünyada bir güzellik verdik; şüphesiz o, ahirette de salih olanlardandır.
Resim yüklenemedi.