Your browser doesn’t support HTML5 audio
فَغَشَّىٰهَا مَا غَشَّىٰ
Fe gaşşâhâ mâ gaşşâ.
(53-54) O, “Mu’tefike”yi de kaldırıp yere çarpmış ve onlara örttüğü azap örtüsünü örtmüştür.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- sardırttı onlara
- فَغَشَّاهَا
- غ ش و
- مَا
- sardırdığını
- غَشَّىٰ
- غ ش و
- Diyanet İşleri Başkanlığı: (53-54) O, “Mu’tefike”yi de kaldırıp yere çarpmış ve onlara örttüğü azap örtüsünü örtmüştür.
- Diyanet Vakfı: Onların başına getireceğini getirdi!
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Sardırttı da onlara o sardırdığını.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Onları neler kapladı neler!
- Ali Fikri Yavuz: Öyle ki, onlara sardırdığı musibeti sardırdı!...
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Sardırttı da onlara o sardırdığını
- Fizilal-il Kuran: Buraları yerin dibine O geçirmiştir.
- Hasan Basri Çantay: Onlara giydirdiğini giydirdi!
- İbni Kesir: Onlara giydirdiğini giydirdi.
- Ömer Nasuhi Bilmen: (53-54) Mü´tefike´yi de yerlere atıverdi. Artık onların yurdlarını kaplayan kapladı.
- Tefhim-ul Kuran: Böylece ona (o topluma) sardırdığını sardırdı.
Resim yüklenemedi.