Your browser doesn’t support HTML5 audio
كَأَنَّهُنَّ بَيْضٌ مَّكْنُونٌ
Ke enne hunne beydun meknûn(meknûnun).
Sanki onlar (beyazlıklarıyla), saklanmış (gün yüzü görmemiş) yumurtalardır.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- onlar gibi (eşlerdir)
- كَأَنَّهُنَّ
- bembeyaz yumurta
- بَيْضٌ
- ب ي ض
- saklı
- مَكْنُونٌ
- ك ن ن
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Sanki onlar (beyazlıklarıyla), saklanmış (gün yüzü görmemiş) yumurtalardır.
- Diyanet Vakfı: Onlar, gün yüzü görmemiş yumurta gibi bembeyazdır.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Sanki onlar örtülüp saklanmış yumurtalar gibidirler.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Sanki onlar örtülüp saklanmış yumurta gibidirler.
- Ali Fikri Yavuz: Sanki onlar (tüylerle örtülü kalıb toz toprak değmiyen) berrak yumurtalar gibidirler.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Sanki saklı yumurtalar
- Fizilal-il Kuran: Saklı yumurtalar gibi bembeyaz eşler.
- Hasan Basri Çantay: ki bunlar (kuş tüyleriyle) örtülüb saklanmış yumurtalar gibidir.
- İbni Kesir: Sanki onlar, saklı bir yumurta gibidirler.
- Ömer Nasuhi Bilmen: (47-49) Kendisinde ne bir gâile vardır ve ne de onlar ondan sarhoş olacaklardır. Ve onların yanlarında irice gözlü, nazarlarını (kendilerine) tahsis etmiş zevceler de vardır. Sanki onlar, kapalı yumurtalardır.
- Tefhim-ul Kuran: Sanki onlar, saklı bir yumurta gibi (çarpıcı ve pürüzsüz).
Resim yüklenemedi.