Your browser doesn’t support HTML5 audio
فَرَاغَ إِلَىٰٓ ءَالِهَتِهِمْ فَقَالَ أَلَا تَأْكُلُونَ
Ferâga ilâ âlihetihim fe kâle e lâ te’kulûn(te’kulûne).
İbrahim, onların putlarının tarafına gizlice gitti ve şöyle dedi: “Yemez misiniz?”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- o da gizlice sokuldu
- فَرَاغَ
- ر و غ
- إِلَىٰ
- onların tanrılarına
- الِهَتِهِمْ
- ا ل ه
- ve dedi
- فَقَالَ
- ق و ل
- أَلَا
- yemez misini?
- تَأْكُلُونَ
- ا ك ل
- Diyanet İşleri Başkanlığı: İbrahim, onların putlarının tarafına gizlice gitti ve şöyle dedi: “Yemez misiniz?”
- Diyanet Vakfı: (91-92) Yavaşça putlarının yanına vardı. (Oraya konmuş yemekleri görünce:) Yemiyor musunuz? Neden konuşmuyorsunuz? dedi.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Derken bir kurnazlıkta onların ilahlarına vardı da «Buyursanıza, yemez misiniz?» dedi.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Derken bir kurnazlıkla onların ilâhlarına vardı da, «Buyursanıza, yemez misiniz?» dedi.
- Ali Fikri Yavuz: Bunun üzerine gizlice onların ilâhlarına (putlarına) varıb dedi ki: “- (Şu yanınızda bulunan yemekleri) yemez misiniz?”
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Derken kurnazlıkla onların ilâhlarına vardı da buyursanız a, dedi, yemez misiniz?
- Fizilal-il Kuran: İbrahim de; gizlice onların tanrılarına sokuldu. «Size sundukları yiyecekleri yemiyor musunuz?»
- Hasan Basri Çantay: Bunun üzerine o da kurnazca onların düzme Tanrılarına varıb dedi ki: «Hani yemek yemiyorsunuz»?!
- İbni Kesir: O da, tanrılarına yönelip dedi ki: Yemiyor musunuz?
- Ömer Nasuhi Bilmen: Artık onların putlarına gitti de (istihzâ tarikiyle) dedi ki: «Yemek yemez misiniz?»
- Tefhim-ul Kuran: Bunun üzerine onların ilahlarına sokulup: «Yemek yemiyor musunuz?» dedi.
Resim yüklenemedi.