Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَقَالُوا۟ نَحْنُ أَكْثَرُ أَمْوَٰلًا وَأَوْلَٰدًا وَمَا نَحْنُ بِمُعَذَّبِينَ
Ve kâlû nahnu ekseru emvâlen ve evlâden ve mâ nahnu bi muazzebîn(muazzebîne).
Yine, “Bizim mallarımız ve çocuklarımız daha çoktur. Bize azap edilmeyecektir” demişlerdi.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve dediler ki
- وَقَالُوا
- ق و ل
- biz
- نَحْنُ
- daha çoğuz
- أَكْثَرُ
- ك ث ر
- malca
- أَمْوَالًا
- م و ل
- ve evladça
- وَأَوْلَادًا
- و ل د
- ve değiliz
- وَمَا
- biz
- نَحْنُ
- azaba uğratılacak
- بِمُعَذَّبِينَ
- ع ذ ب
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Yine, “Bizim mallarımız ve çocuklarımız daha çoktur. Bize azap edilmeyecektir” demişlerdi.
- Diyanet Vakfı: Ve dediler ki: Biz malca ve evlâtça daha çoğuz, biz azaba uğratılacak da değiliz.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Ve dediler ki: «Biz malca da daha çoğuz, evlatça da ve bize azap edilmez.»
- Elmalılı Hamdi Yazır: Ve yine dediler ki: «Biz malca da daha çoğuz, evlatça da, bize azab edilmez.»
- Ali Fikri Yavuz: Bir de (o refah düşkünleri) dediler ki: “- (Ey Peygamberler), biz mallar ve çocuklar bakımından (sizden) daha fazlayız. (Allah dünyada bize bu kadar mal ihsan ettikten sonra artık ahirette) biz azaba uğratılmayız.”
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ve dediler ki «biz emvalce de daha çoğuz evlâdca da ve biz ta´zib olunmayız»
- Fizilal-il Kuran: Bizim herkesten çok servetimiz ve evlâdımız vardır, bizim azaba çarptırılmamız söz konusu değildir.
- Hasan Basri Çantay: Ve: «Biz, dediler, mallarca da, evlâdca da daha çoğuz. Biz azâb edileceklerden değiliz».
- İbni Kesir: Ve dediler ki: Biz, malca ve evladca daha çoğuz. Hem biz, azab edilecekler değiliz.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve dediler ki: «Biz emvâlce ve evlatca daha çoğuz ve biz azap görecek kimseler değiliz.»
- Tefhim-ul Kuran: Ve: «Biz mallar ve evlatlar bakımından daha çoğunluktayız ve biz azaba uğratılacak da değiliz» de demişlerdir.
Resim yüklenemedi.