Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَلَقَدْ أَضَلَّ مِنكُمْ جِبِلًّا كَثِيرًا ۖ أَفَلَمْ تَكُونُوا۟ تَعْقِلُونَ
Ve lekad edalle minkum cibillen kesîrâ(kesîran), e fe lem tekûnû ta’kılûn(ta’kılûne).
“Andolsun, o sizden pek çok nesli saptırmıştı. Hiç düşünmüyor muydunuz?”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve andolsun
- وَلَقَدْ
- saptırmıştı
- أَضَلَّ
- ض ل ل
- sizden
- مِنْكُمْ
- kuşağı
- جِبِلًّا
- ج ب ل
- birçok
- كَثِيرًا
- ك ث ر
- أَفَلَمْ
- olmaz mısınız?
- تَكُونُوا
- ك و ن
- düşünenlerden
- تَعْقِلُونَ
- ع ق ل
- Diyanet İşleri Başkanlığı: “Andolsun, o sizden pek çok nesli saptırmıştı. Hiç düşünmüyor muydunuz?”
- Diyanet Vakfı: Şeytan sizden pek çok milleti kandırıp saptırdı. Hâla akıl erdiremiyor musunuz?
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Böyle, iken yüceliğime karşı o içinizden birçok nesilleri yoldan çıkardı. O zaman sizin akıllarınız yok muydu?
- Elmalılı Hamdi Yazır: Böyle iken o sizden birçok nesilleri yoldan çıkardı. Ya o zaman düşünmüyor muydunuz?
- Ali Fikri Yavuz: Böyle iken içinizden bir çok kimseleri şeytan yoldan çıkardı. O vakit neye düşünür akıl eder olmadınız?
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Böyle iken celâlıma karşı o içinizden birçok cibilletleri yoldan çıkardı, ya o vakıt sizin akıllarınız yokmıy dı?
- Fizilal-il Kuran: Andolsun ki, o sizden nice nesilleri saptırmıştır, akletmez misiniz?
- Hasan Basri Çantay: Andolsun ki (şeytan) sizden birçok halkı sapdırmadı. O vakit neye akıl etmiyordunuz?
- İbni Kesir: Andolsun ki; o, sizden birçok nesilleri saptırmıştı. Hala akletmez misiniz?
- Ömer Nasuhi Bilmen: Andolsun ki, sizden birçok cemiyetleri sapıklığa düşürdü. Siz âkilâne düşünür olmadınız mı?
- Tefhim-ul Kuran: Andolsun o, sizden birçok insan kuşağını saptırmıştı. Yine de aklınızı kullanmıyor muydunuz?