Your browser doesn’t support HTML5 audio
فَإِن كُنتَ فِى شَكٍّ مِّمَّآ أَنزَلْنَآ إِلَيْكَ فَسْـَٔلِ ٱلَّذِينَ يَقْرَءُونَ ٱلْكِتَٰبَ مِن قَبْلِكَ ۚ لَقَدْ جَآءَكَ ٱلْحَقُّ مِن رَّبِّكَ فَلَا تَكُونَنَّ مِنَ ٱلْمُمْتَرِينَ
Fe in kunte fî şekkin mimmâ enzelnâ ileyke fes’elillezîne yakreûnel kitâbe min kablik(kablike), lekad câekel hakku min rabbike fe lâ tekûnenne minel mumterîn(mumterîne).
Eğer sana indirdiğimiz şeyden şüphe içinde isen, senden önce Kitab’ı (Tevrat’ı) okuyanlara sor. Andolsun ki, sana Rabbinden hak gelmiştir. O hâlde, sakın şüphe edenlerden olma!
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- eğer
- فَإِنْ
- isen
- كُنْتَ
- ك و ن
- içinde
- فِي
- kuşku
- شَكٍّ
- ش ك ك
- şeyden
- مِمَّا
- indirdiğimiz
- أَنْزَلْنَا
- ن ز ل
- sana
- إِلَيْكَ
- o halde sor
- فَاسْأَلِ
- س ا ل
- kimselere
- الَّذِينَ
- okuyan(lara)
- يَقْرَءُونَ
- ق ر ا
- kitap
- الْكِتَابَ
- ك ت ب
- مِنْ
- senden önce
- قَبْلِكَ
- ق ب ل
- andolsun ki
- لَقَدْ
- sana geldi
- جَاءَكَ
- ج ي ا
- gerçek
- الْحَقُّ
- ح ق ق
- مِنْ
- Rabbinden
- رَبِّكَ
- ر ب ب
- sakın
- فَلَا
- olma
- تَكُونَنَّ
- ك و ن
- -den
- مِنَ
- şüpheye düşenler-
- الْمُمْتَرِينَ
- م ر ي
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Eğer sana indirdiğimiz şeyden şüphe içinde isen, senden önce Kitab’ı (Tevrat’ı) okuyanlara sor. Andolsun ki, sana Rabbinden hak gelmiştir. O hâlde, sakın şüphe edenlerden olma!
- Diyanet Vakfı: (Resülüm!) Eğer sana indirdiğimizden (bu anlattığımız olaylardan) kuşkuda isen, senden önce Kitab’ı (Tevrat’ı) okuyanlara sor. Andolsun ki, Rabbinden sana hak gelmiştir. Sakın şüphecilerden olma!
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Şimdi şu sana indirdiğimiz şeylerde faraza şüphe edecek olursan, senden önce kitap okuyanlara sor! Andolsun ki, sana Rabbinden gerçek geldi, sakın şüphe edenlerden olma!
- Elmalılı Hamdi Yazır: Sana indirdiklerimizde herhangi bir şüpheye düşersen, senden önce kitap okuyanlara sor. Andolsun ki, sana Rabbinden hak gelmiştir. Sakın şüphe edenlerden olma!
- Ali Fikri Yavuz: Ey Rasûlüm, eğer sana indirdiğimiz kıssa ve haberlerden bilfarz şüphe edecek olursan, senden evvel kitap (Tevrat) okuyanlara sor; (o kitabda da bu haberler vardır). Yemin olsun ki, onlar hak ve doğru olarak Rabbin tarafından sana geldi. O halde sakın şüphe edenlerden olma.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Şimdi şu sana indirdiğimiz şeylerde bilfarz şekkedecek olursan senden evvel kitab okuyanlara sor, kasem olsun ki sana rabbından hak geldi,
- Fizilal-il Kuran: Eğer sana indirdiğimiz bilgilerden kuşku duyuyorsan, senden önceki kutsal kitap okurlarına sor. Sana Rabbinden kesinlikle gerçek geldi, sakın kuşkulananlardan olma.
- Hasan Basri Çantay: Eğer sana indirdiğimiz (kıssaların her hangi birin) den (bilfarz) şübhede isen senden evvel kitab okuyanlara sor. Andolsun ki hak sana Rabbinden gelmişdir. O halde sakın şübhecilerden olma.
- İbni Kesir: Sana indirdiklerimizden şüphe ediyorsan; senden önce indirdiğimiz kitabları okuyanlara sor. Andolsun ki; sana Rabbından hak gelmiştir. Sakın şüpheye düşenlerden olma.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Eğer sen, sana indirmiş olduğumuz şeylerden şüphede olmuş isen senden evvel kitap okumakta olanlardan sor. Andolsun ki, sana hak, Rabbinden gelmiştir. Artık şüphe edenlerden olma.
- Tefhim-ul Kuran: Sana indirdiğimizden eğer kuşkudaysan, senden önce kitabı okuyanlara sor. Andolsun, Rabbinden sana gerçek gelmiştir, şu halde kuşkuya kapılanlardan olma.
Resim yüklenemedi.