Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَذَكِّرْ فَإِنَّ ٱلذِّكْرَىٰ تَنفَعُ ٱلْمُؤْمِنِينَ
Ve zekkir fe innez zikrâ tenfeul mû’minîn(mû’minîne).
Sen yine de öğüt ver. Çünkü öğüt mü’minlere fayda verir.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ama yine de hatırlat
- وَذَكِّرْ
- ذ ك ر
- çünkü
- فَإِنَّ
- hatırlatmak
- الذِّكْرَىٰ
- ذ ك ر
- yararlıdır
- تَنْفَعُ
- ن ف ع
- inananlara
- الْمُؤْمِنِينَ
- ا م ن
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Sen yine de öğüt ver. Çünkü öğüt mü’minlere fayda verir.
- Diyanet Vakfı: Sen yine de öğüt ver. Çünkü öğüt müminlere fayda verir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Bununla beraber öğüt vermeye devam et; çünkü öğüt müminlere fayda verir.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Sen öğüt verip hatırlat. Çünkü, hatırlatmak müminlere fayda verir.
- Ali Fikri Yavuz: Sen, (Kur’an ile) öğüd ver çünkü öğüd ve nasihat müminlere fayda verir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Onunla beraber va´z-u nasıhate devam et, çünkü va´z, mü´minlere fayda verir
- Fizilal-il Kuran: Ancak yine de hatırlat, çünkü hatırlatmak, mü´minlere fayda verir.
- Hasan Basri Çantay: Sen (sâde Kur´an ile) va´z et. Çünkü şübhesiz öğüt mü´minlere fâide verir.
- İbni Kesir: Sen, öğüt ver. Çünkü öğüt mü´minlere fayda verir.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve sen öğüt ver. Çünkü şüphe yok, öğüt mü´minlere faide verir.
- Tefhim-ul Kuran: Sen öğüt verip hatırlat! Çünkü gerçekten öğütle hatırlatma, mü´minlere yarar sağlar.