Hasan Basri Çantay: Hadîd  Suresi 27. Ayet Meali

  • ثُمَّ
  • قَفَّيْنَا
  • عَلَىٰٓ
  • ءَاثَٰرِهِم
  • بِرُسُلِنَا
  • وَقَفَّيْنَا
  • بِعِيسَى
  • ٱبْنِ
  • مَرْيَمَ
  • وَءَاتَيْنَٰهُ
  • ٱلْإِنجِيلَ
  • وَجَعَلْنَا
  • فِى
  • قُلُوبِ
  • ٱلَّذِينَ
  • ٱتَّبَعُوهُ
  • رَأْفَةً
  • وَرَحْمَةً
  • وَرَهْبَانِيَّةً
  • ٱبْتَدَعُوهَا
  • مَا
  • كَتَبْنَٰهَا
  • عَلَيْهِمْ
  • إِلَّا
  • ٱبْتِغَآءَ
  • رِضْوَٰنِ
  • ٱللَّهِ
  • فَمَا
  • رَعَوْهَا
  • حَقَّ
  • رِعَايَتِهَا
  • ۖ
  • فَـَٔاتَيْنَا
  • ٱلَّذِينَ
  • ءَامَنُوا۟
  • مِنْهُمْ
  • أَجْرَهُمْ
  • ۖ
  • وَكَثِيرٌ
  • مِّنْهُمْ
  • فَٰسِقُونَ
  • Hasan Basri Çantay: Sonra bunların izleri üzerinde, ardı ardınca peygamberlerimizi yolladık. Arkalarından da Meryem oğlu îsâyı gönderdik. Ona incîli verdik. Kendisine tâbi olanların yüreklerine bir şefekat ve merhamet koyduk. Onların (yeni bir âdet olmak üzere) ihdas etdikleri rehbanlığa (gelince:) Onu üzerlerine biz farzetmedik. Ancak (onlar bunu sırf) Allahın rızaasını aramak için yapdılar. Fakat buna hakkıyle riaayet de etmediler. Biz de içlerinden (gerçek) îman edenlere mükâfatlarını verdik. Onlardan bir çoğu ise (doğru yoldan) çıkanlardı.
  • Meallere göre Hadîd Suresi 27. Ayet
  • Tüm Mealler: Hadîd  27
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Hadîd  27
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Hadîd  27
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Hadîd  27
  • Ali Fikri Yavuz: Hadîd  27
  • Diyanet Vakfi: Hadîd  27
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sade): Hadîd  27
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sade 2): Hadîd  27
  • Fizilal-il Kuran: Hadîd  27
  • Hasan Basri Çantay: Hadîd  27
  • İbni Kesir: Hadîd  27
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Hadîd  27
  • Tefhim-ul Kuran: Hadîd  27
  • Kuran Yolu: Hadîd  27
  • 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29

    Wholesale B2B Marketplaces

    Vaktin Çağrısı

    Wholesale B2B Marketplaces